Rolls-Royce Motor Cars, baharın geçici ama büyüleyici güzelliğinden ilham alan özel serisi “Spectre Inspired by Primavera”yı tanıtıyor. Açan çiçekten ilham alan yeni 23 inçlik jant tasarımının olduğu seri 3 ayrı yorum içeriyor.
Rolls-Royce Motor Cars, baharın zarafetini yansıtan ve her biri tamamen kişiselleştirilmiş tasarımlardan oluşan bir seri olan Spectre Inspired by Primavera’yı gururla tanıtıyor. İtalyanca “bahar” anlamına gelen adı taşıyan Spectre Inspired by Primavera, mevsimin büyüsünü yansıtan özenle tasarlanmış özel detaylarıyla öne çıkıyor; zarif, ruhu canlandıran ve umut dolu.
Spectre Inspired by Primavera Bespoke serisi, mevsimin farklı yönlerini temsil eden üç farklı yorumu içeriyor; Evanescent, Reverie ve Blossom. Her biri mevsimi farklı şekilde yorumlayan bu modeller, gelecek yılın başına kadar sipariş edilebilecek ve teslimatlar 2026 baharından önce başlayacak.
Spectre Inspired by Primavera: Baharın şiirsel ifadesi
Üç farklı renk seçeneğiyle sunulan her araçta, baharın simgesi olarak öne çıkan kiraz çiçeği motifi yer alıyor. Bu çiçek motifleri, Rolls-Royce Bespoke (kişiselleştirme) tasarım ekibi tarafından tek tek el çizimiyle oluşturuldu ve daha sonra dijital olarak işlenip aracın iç ve dış tasarım detaylarına dönüştürüldü.
Her aracın dış tasarımında, açan kiraz dallarını betimleyen zarif el boyaması Coachline (gövde çizgisi) motifi bulunuyor. Seri için özel olarak tasarlanan yeni ve zarif 23 inç alaşım jant, açan bir çiçeğin zarafetini yansıtıyor. Jantın yönlendirilmiş tasarımı, doğanın canlılığına yapılan ince bir göndermeyle, yavaş yavaş açan çiçek yapraklarını ve baharın ışığıyla buluşmalarını anımsatıyor.
“Spectre Inspired by Primavera” adını taşıyan aydınlatmalı eşik kapılarında ve başlıklarda, kiraz çiçeği detayı devam ediyor. Başlıklarda kullanılan heykelsi, silüet temelli nakış tekniği, yaprakların zarif görünümünü ustalıkla yansıtıyor.
Her aracın en dikkat çekici detayı ise eşsiz bir dokunsallık sunan, genişleyen ve çiçek açan bir kiraz dalı motifinin işlendiği Blackwood ön panel ve orta konsol. Bu etkiyi yaratmak için 37 farklı lazer yoğunluğu denenerek cilalı ahşap yüzeyde kusursuz bir kontrast elde edildi. Sonrasında detayları koruyan, yüzeyin parlaklığını gölgelemeyen özel bir zımparalama tekniği geliştirildi.
Kuzey Yarımküre’de bahar aylarında gökyüzünde beliren ve “bahar üçgeni” olarak anılan Boötes, Leo ve Virgo takımyıldızlarından esinlenen her araç, 4796 adet el işçiliğiyle yerleştirilmiş ışıkla donatılmış Starlight Doors’a ve 5500’den fazla yıldızdan oluşan soyut bir kümeyi Spectre logosu eşliğinde yansıtan aydınlatmalı ön panel ile donatıldı.
Evanescent: Işıltılı güzellik
Baharın geçici doğası ve zarif güzelliği, Spectre Inspired by Primavera’nın “Evanescent” tasarımına ilham kaynağı oldu. Bu tasarım, doğayı rengarenk tonları ve çeşitliliğiyle kuşatan yabani çiçeklerin özgün güzelliğini yansıtıyor.
Aracın Crystal over Arctic White dış rengi, coachline kiraz çiçeği deseni, ince çizgili jant detayları ve Turchese tonundaki fren kaliperleriyle tamamlanıyor. Bu canlı dokunuş, iç mekanda Grace White deriyle uyum içinde devam ediyor.
Reverie: Doğanın yeniden doğuşu
Spectre Inspired by Primavera “Reverie”, baharın yeni başlangıçlar, canlılık ve yeniden doğuşa olan bağlarını vurgulayarak mevsimin ruhani anlamını keşfediyor. Adına uygun olarak, Spectre’in bu huzurlu yorumu, yolcularını tamamen huzurlu ve dingin bir rüya atmosferine davet ediyor.
Aracın dış tasarımı, fren kaliperleri ve jant göbeklerindeki ince çizgilerle uyumlu olarak Forge Yellow ile el boyaması yapılmış coachline ve kiraz çiçeği motifleriyle Duck Egg Blue rengine sahip. İç tasarım, Grace White ve Charles Blue derilerin Forge Yellow’un canlı detaylarıyla buluştuğu saf bir estetik sunuyor.
Blossom: Yenilenme mevsimi
Bahar, doğanın en canlı ve narin formlarının kısa süreli sergilendiği, kış uykusundan tam çiçeklenmeye geçiş anı olan, parıltısıyla büyüleyen bir mevsim.
Spectre Inspired by Primavera “Blossom”, Velvet Orchid Metallic dış rengiyle bu ruhu yansıtıyor; derin ve etkileyici tonu, erken açan çiçeklerin zenginliğini ve nadirliğini hissettiriyor. Spectre’ın omuz hizasında yer alan coachline ve çiçek motifi ile fren kaliperleri ve jant göbeklerindeki Forge Yellow detayları, zarif bir güneş ışığı ve enerji vurgusu yaratıyor.
İç mekanda Grace White deri, derin Peony Pink tonlarıyla bütünleşiyor; Forge Yellow dikiş detayları ise mevsimin canlılığını zarif bir şekilde vurguluyor.
Spectre Inspired by Primavera, baharın kısa süreli büyüsüne ve hissettirdiklerine bir övgü niteliğinde, Rolls-Royce’un özel tasarımıyla bu anları kalıcı hale getiriyor.
Martina Starke (Rolls-Royce Motor Cars Head of Bespoke Design), baharın dünyanın dört bir yanındaki kültürlerde kutlama zamanı olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti; “Bahar, gençlik ve romantizmle, kışın karanlığından sonra geri dönen ışık ve sıcaklıkla özdeşleşiyor. Baharın sevinç dolu dönüşümü hızlı ve geçicidir bu yüzden çok kıymetli. Spectre Inspired by Primavera ile baharın hissettirdiği duyguları, müşterilerimizin yılın her anında yaşayabileceği bir deneyime dönüştürdük. Bu özel tasarım serisinin özünde büyüleyici bir zıtlık var; baharın gelip geçici doğası Rolls-Royce’un kalıcılığıyla hayat buluyor. Spectre Inspired by Primavera, Rolls-Royce’un Bespoke ile dinamik gelişimini ortaya koyuyor ve müşterilerimizin sürekli değişen hayal gücünden ilham alıyor.”